Tarih: 510 Yılı 4.Ay 29.Gün 2.Çağ
Görevi veren kişi: Bu görev benim tarafımdan Warlady 'nin hizmetkarlarına önerildi ve kabul gördü.
Görev: Tiran'ın Eşyaları adı verilen tanrılardan Tek Tiran , İlk Şehrin Efendisi Harados'un efsanevi artifactlerinden bir tanesinin yerleşkenin yakınlarındaki Invalar çevresinde olabileceğine dair bir söylentinin izinin takip edilmesi.
Tiran'ın Eşyaları ve Söylenti: Tiran'ın Eşyaları Harados'a inancın temellerinden bir tanesidir. Bu artifactlerin Harados'un kendi takipçilerine; "her zaman yaşamda arayabilecekleri", "hedef koyabilecekleri" bir amaç olsun diye gönderdiğine inanılır. Genellikle dini bayram olan Tiran'ın Günü 'nde tüm Harados inananları bu eşyalara ait bir ipucu görmek umudu taşırlar. Efsanelere göre bu ipuçları vahiy yoluyla olabileceği gibi gayet gündelik hayattaki bir işarette olabilir.
Bağlı bulunduğum Harados Tapınağı'ndaki bağlantılarımdan ağır bir bedel karşılığı Ozalar Krallığı'ndaki Invalar şehrinin yakınlarındaki bir madende bir işaret görüldüğüne dair bilgi geldi.
Görevi Gerçekleştirenler: Bendeniz Harados rahibi Kaiden Hewe dışında; Balton , Torin ve savaşçı Theodor .
Rapor:
Göreve Balton kendi atıyla katılmayı tercih etti. Geri kalanımız ise giderleri benim tarafından karşılanan bir at arabasıyla yola çıktık. Bahsi geçen madenin yeri, yöneticisi ve içeriyle ilgili hiçbir bilgim yoktu. Büyük bir şans eseri, grupta yer alan Torin bölge hakkında tahminlerimin çok üstünde bilgiliydi.
Yola çıkar çıkmaz aradığımız madenin aslında Invalar'a çok yakın olan bir bakır madeni olabileceğinden bahsetti. Şehre uğramasak daha iyi olacağını belirttiğimde ise bir kestirme yol bulabileceğini söyledi ve yolu tarif etmeye başladı. Yolculuk bir buçuk gün sürdü. Özel bir olay ve aşağıda belirteceğim bir çatışma dışında sakindi.
Gece kamp sırasında Torin nöbette iken ilginç bir yıldırım gördüğünü belirtti. Onun kelimeleriyle "dümdüz, çatalsız bir ışık hüzmesi" yeryüzüne çarpmıştı. Nereye indiği hakkında sorulara ise; "Gittiğimiz tarafta. Madenin bulunduğu tepelerde." Cevabını aldım. Not etmek isterimki, hava yağmursuz ve gece açıktı. Yani olayın doğal olmadığı çok netti.
Bu kadar açık bir işaretin kimler tarafından görülebildiği fikri ise beni tedirgin ediyordu. Harados birçok farklı bireye gelecek öneriyor diye düşündüm.
Bir sonraki gün akşamüstü gibi maden bölgesine ulaştık. Madenin çok yakınlarında gözüme bizi takip eden bir figür ilişti. Torin'in gözleri benden keskindi. Gördüğümüzün bir büyük bir fare olduğunu söyledi.
Balton ve benim Warlady için son çıktığımız görevler nedeniyle olay karşısındaki tepkimiz yoldaşlarımızı şaşırtacak kadar sert oldu. Hemen saldırılmak için hazırlandık. Fareleri yakaladık ve öldürdük. Başlarındaki onları kontrol ettiğini tahmin ettiğim likantrop fare'yi ise kaçma şansı bulamadan Theodor'un güçlü ayakları sayesinde yakaladık ve hayatına son verdik. Sonraki günlerimiz için önemli olduğunu düşündüğümden bu yaratığın son sözlerini rapora ekliyorum:
"Arson sizi bulacak!"
Yaralanmış savaşçıların yaralarıyla ilgilendim. Yola tekrar çıktık ve kısa bir süre sonra madene ulaştık. Madenin yöneticisi Taian adında bir işçiydi. Oldukça bakımsız ve bitmeye yüz tutmuş bir bakır madeninin kendisi de madenci olan bir yöneticisiydi demek daha doğru. Madencilerle ve Taian'la olan konuşmalarımızdan öğrendiklerimiz can sıkıcıydı. Bir gece önce, Warlady'nin hizmetine girmeden önceki hayatımdan tanıdığım bir Harados rahibi olan Rahip Alvar birkaç savaşçıyla beraber madene gelmiş ve madencileri sorgulamıştı.
Böyle bir zorluğun bizi engellemesi düşünülemezdi. En azından Alvar'ı takip etmeli ve İlk Tiran'ın bu ödülü için çaba sarfetmeliyiz diye düşündüm. Gün kaybolmuştu. Geceleri maden kapalı olduğu için ve ışık hüzmesi madenin bulunduğu tepelere düşmüş olabileceğini düşündüğümüzden bölgede arayışımız başladı. Birkaç saat geçmişti ki, madenin ana girişinin kırıldığını duyduk. Maden girişine döndüğümüzde kapının parçalandığını gördük.
Hemen maden yöneticisi olan Taian'ı ve madendeki muhafızları çağırdım. Onunla yaptığım sohbet sonrası, hırsızları yakalamak için iznini ve daha önemlisi desturunu aldım. Yol göstermesi için bir madenciyi de yanımıza alıp, madene girdik.
Kısa bir süre sonra yol gösteren madenci bir ok ile hayatını kaybetti. Hemen siper aldık. Çatışma yol verdi. Saldırıyı yapanın Rahip Alvar'ın da bulunduğu ekip olduğu ortaya çıktı. Tahmin ettiğinden çok daha hazırlıklı bir grup olduğunu görüp, ilk adamı cansız yere düştüğünde bizimle pazarlık yapmaya çalıştı. Ancak yerde onların okuyla ölen bir sivil, madenci vardı. Teslim olmasını, otoriteye verilmesi için silahlarını bırakmasını talep ettim. O ise kaçmaya çalışarak buna karşılık verdi.
Balton ve benim yanımdan koşarak bizi aşmaya çalıştı. Kaçmaması için Balton kılıcıyla güçlü bir darbe verdi, benim morningstarım ise zırhını geçti ve rahibi öldürdü. Kurtarmaya çalışsam da Alvar için çok geçti.
Hakkımız olan ganimetleri ve daha önemlisi Tiran'ın Hediyelerinden bir tanesi olabilecek bir kupanın kırık parçası nı aldık. Madenden çıktığımızda Madenin sorumlusu Taian olayları anlayışla karşıladı ve birçok teşekkür etti.
Biz de Warlady'nin hizmetinde olduğumuzu ve onun yüceliğinden bahsettik ve geri dönüş yolculuğumuza çıktık.
Warlady'nin hiçbir yoldaşı kalıcı olarak yaranlamamış ve yerleşke yeni silah, altın ve zırhla biraz daha güçlenmiştir. Kutsal bir artifact ile birlikte Harados'un kutsamasının üzerimizde olduğunuda büyük mutlulukla belirtmek isterim.
Bu rapor benim elimle yazıldı.
Kaiden Hewe - Harados Rahibi ve Warlady'nin hizmetkarı
Raporun altında mum üstüne basılmış kupa şeklinde bir mühür bulunmakta*