Mineria Wiki
Register
Advertisement

Mineria'da çok tanrılı bir inanç sistemi yaygındır. Başlıca tanrılar

  • Belarun (Ateş Tanrısı) - Lawful Neutral
  • Keia (Orman Tanrısı) - Chaotic Neutral
  • Renvil (Dağ ve Fırtınalar Tanrısı) - Neutral Good
  • Shea (Büyü Tanrıçası)  - True Neutral 
  • Kahooli (İntikam Tanrısı) - True Neutral   
  • Siwion (Onur ve Cesaret Tanrısı) - Lawful Good
  • Rorin Hiud (Güven ve Umut Tanrısı) - Chaotic Good
  • Silvarin (Müzik, Harmoni, Denge Tanrıçası) - True Neutral
  • Harados (Tiranlık, Düzen, Şehirlerin Tanrısı) - Lawful Evil
  • Saubalill (Savaş ve Merhamet Tanrısı) -Neutral Evil
  • Nianor  (Aile, Şifa, İyilik Tanrıçası) † - Neutral Good
  • Bo'leos (Kaos ve Ölüm Tanrısı) - Chaotic Evil
  • Livakh ( Belirsizlik ve Özgürlük Tanrısı ) - Chaotic Good


Genel kabul görmüş yaratılış mitolojisi ise şöyledir:


- İlk ateş vardı. İnsanlar ısınsın, yaşayabilsinler diye. Ona koruyucu gözüyle bakan insanlar, ateşi kendi ruhlarıyla bezediler. Ruhlar birleşti, Bir ateş taşıyıcı uyandı. İlk tanrı ateşti, ilk tanrının adı Belarun'du.

- Ormansoyu uyanmaya başladı. Doğada kendilerine yer buldular, doğaya isim verdiler, doğaya saygılarını sundular. Keia varoldu.

- Cüceler gözlerini açtılar dağlarda, dağa minnet duydular, kendilerinden biriymiş gibi sevdiler, beraber çalıştılar. Dağların eteklerine hayran kaldılar, esen rüzgara, havanın ve kayanın gücüne. Bir gün Renvil doğdu.

- Ka-hooli ve Shea'nın hikayeleri en uzunu. Yıllar, yüzyıllar geçti. İnsanlar medeniyet yarattı, kendi silahlarını, kendi toplulukları, kendi şehirlerini kurdular. İmparatorluk dediler yarattıkları ülkeye. Tüm Dünya tek imparatorluktu. Öyle bir şehir vardı ki ama, hepsinden büyük, hepsinden güzel; Sol. 

Sol'da büyü bulundu. Kullananlarda kibir belirdi. İnsan değillerdi onlar artık, onlar büyücüydü. Bu güce inananlar, tapanlar ortaya çıktı. Onlar ortaya çıkınca da, büyü bir kadının vücudunda toplandı: Shea!

Shea ortaya çıkar çıkmaz yeni güneşi yarattı. Hala gökyüzünü aydınlatan güneşi. Karanlığı azalttı, soğuk topraklara daha da hayat getirdi. Shea'nın takipçileri güçlüydü, zengindi, insandan daha insandı. Artık onlar insan, diğerleriyse altsoydu. Büyücüler yeni başkenti taşıdılar, artık İmparatorluğa gerek de yoktu. Sadece Sol ve Shea yeterdi.

Altsoy rahatsızdı. Altsoy mutsuzdu. Doğuştan yapamadıkları şeyler için ceza çekmek istemiyordu. Aralarından bir tanesi çıktı, diğerleri ona baktı. Bir maske taktı, ve yemin etti. Uzun zamandır yaşanan büyücü baskısına, yarattıkları acıya son verecekti. Savaşlar uzun sürdü. Halk birbirine girerde, nasıl kısa sürer zaten. Nefret büyüdü, intikam isteği arttı. Kahooli kazandı, altsoy sazandı. Artık yeni bir tanrı vardı, Kahooli! Shea, Kahooli tarafından katledildi, savaş bitti.

- Krallıklar doğmaya başladılar toprakta. Haksızlık bitmiş, her insan kendi kaderini çalışarak kontrol edebilir olmuştu. Onur, gurur, çalışkanlık her bireyin içinde doğdu büyüdü, beraberinde de Siwion'u getirdi.

- Krallıklar büyüdükçe, zaman kendini tekrar etti. Krallar hep daha fazlasını istiyordu. Kendileri için savaşacak cesur insanlara ihtiyaçları vardı. Siwion'un öğrettiği gibi onur için değil, altının parıltısı için öleceklere. Yıllar böyle geçti. Rhen adındaki bir ölümlü tanrıları rahatsız etti, ve dünyayı karıştırdı. Uyanan tanrılar insanı küçülttü. Onurunu kırdı. 

Krallıklar bitti, şehir devletler kaldı. Tabi onlar için savaşanlar. İnsanlar sarı metalin peşinde savaştı, ve toprağı suladı. Bir paralı asker Rorin Hiud, gerçek hazinenin topraklarda değil tanrılarda olduğunu söyledi. Binler ona güldü, ama ismi büyüdü. Yaptığı olağanüstü yolculuklar dilden dile dolandı. İnsanların onurunu geri getireceğine inandılar. Ona güvenenlerin yardımıyla tanrılardan altınları alıp, halka vereceğini söyledi. Peşinde binlerle yolculuğa çıktı. Dönmedi, ama ona güven hala bitmedi. 

- İnsanların tanrılara karşı olan hikayeleri büyüdü, anlatıldıkça güzelleşti. İnsanlar şarkıyı, hikayeyi hiç bu kadar derinden hissetmemişlerdi. Silvarin doğdu.


Diğer Gruplar[]

Advertisement